DİN NEYE DENİR?
Din akil sahibi insanların kendi isetleri ile dünyada ve ahirette iyiliğe
mutluluğa ulaştırın ilahi bir kanundur.
Dinler Başlıca üç kısma ayrılır:
1) Hak Din:
Allah tarafından Peygamber aracılığı ile insanlara bildirilen, hiçbir
değişikliğe uğramadan ve bozulmadan gümüze kadar gelen din'dir Bu özellikleri
taşıyan din,bizim dinimiz olan İslam Dinider.
2) Muharref Dinler:
Allah tarafından peygamberleri aracılığı ile bildirildiği halde sonradan
insanlar tarafından değiştirilen ve aslı bozulan dinlerdir.
3) Batıl Dinler:
İnsanlar tarafından uydurulan dinlerdir.Bunların,peygamberlerin tebliğ ettiği
dinlerle hiç bir ilgisi yoktur.
DİNLER ARASINDA İSLAM'IN YERİ
İlk insan olan Hz.Adem (a.s) aynı zamanda ilk peygamberdir insanlığın ilk dini
de Hak din'dir. Hz.Adem'den Hz.İsa'ya kadar gelen bütün peygamberler insanlara
Allah'ın birliği inancını tebliğ etmişler ve Allah'a nasıl ibadet edileceğini
öğretmişlerdir.Ancak bu peygamberlerin tebliğ ettiği iman esasları ve dini
hükümler zamanla bozulmuş ve asılları kaybolmuştur.
Bunun üzerine Yüce Allah, son peygamber Hz.Muhammed (s.a.s) aracılığı ile bütün
insanlara son ve en mükemmel din olan İslam'ı göndermiştir. Bugün Yeryüzünde
gerçek din İslam Dini'dir. Batıl dinlerin Allah katında hiç bir değeri yoktu.
Allah katında tek ve makbul olan din İslamdır.
Bu gerçek Yüce Allah tarafından Kur'an-ı Kerimde şöyle Bildirilmiştir:
"Allah katında din,şüphesiz İslamdır" (Ali İmran suresi 19.)
" Kim İslam'dan başka bir din ararsa ondan asla kabulu edilmeyecektir.O,Ahirette
de zarara uğrayanlardandır." (Ali İmran Suresi 85.)
İSLAM DİNİ'NIN GAYESİ
İslamın getirdiği hükümler,insanların mutluluğu amaçlanmaktadır Bu hükümlere
uyğun hareket edenler hem dünyada hem de ahiret mutluğunu kazanacaklardır.
İslam dini'nin hükümleri Üç Kısımdır:
1) İman: İnsın, iman esaslarına inanmakla manevi gıdasını almış kalbini yanlış
inançlardın temizleyerek doğru inançla süslemiş ve gerçek değerini kazanmış
olur.
2) Amel: Amel, insanların yaptığı işlerdir.Amel ile ilgili hükümler ikiye
ayrılırL
a) Allah'a karşı ibadet görevleri.
b) İnsanların kendi aralarındaki ilişkileri düzenleyen hükümler
3) Ahlak: İnsanlara karşı düşünce ve davranışlarımızı düzenleyen hükümlerdir.
İSLAM DİNİ'NİN ÖZELLİKLERİ
1) islam, son dindir.İslam dininden başka din gelmeyecek,hükümleri kıyamete
kadar devam edecektir.İslam dinini insanlara tebliği eden Hz.Muhammed (s.a.s)
son Peygamberdir,ondan sonra başka peygamber gelmeyeceektir.
2) İslam evrensel bir dindir önceki peygamberlerin tebliği ettikleri dinler.
belirli milletlere geldiği halde İslam dini bütün dünyü milletlerine
gönderilmiştir
3) İslam dini hükümleri bütün insanların ihtiyaclarını karşılayacak şekilde
mükemmeldir. bu sebeble başka bir dine ihtiyaç kalmamıştır.
4) İslam dini, Kendinden önce Allah tarafından gönderilen peygamberleri ve ilahi
kitapları tesdi eder.
5) İslam dini önceki peygamberlerin tebliğ ettiği dinlerin hükümlerini
yürürlükten kaldırmıştır. çünkü onlar belirli milletlerle sınırlı zamanlar için
gönderilmişti. Halbuki İslam dini bütün milletlere gönderilen ve kıyamete kadar
değişmeden devam vdecek olan dindir.
İSLAM'I EVRENSEL YAPAN ÖZELLİKLER
İslam dinini evrensel yapan birçak özellikler vardır Bunlardan bazıları
şunlardır.
1) İslam bütün insanlığa gönderilen Son Dindir:
İslam bütün insanlığa gönderilen ve kıyamete kadar devam edecek olan ilahi
dindir. Nitekim Peygamberimiz İslam dinini bütün dünya milletlerine tebliğ etmek
maksadıyla O dönemdeki ülkelerin devlet başkanlarına mektuplar göndererek onları
islam dinini kabul etmeye çağırmıştır.
2) İslam Dini Akıl Dinidir:
İslam dini akla büyük önem vermiş mükellef olmak için akıllı olmayı şart
koşmuştur. Bilgiye de üstün değer veren dinimiz daima okumayı öğretmeyi emretmiş
bilgi öğrenmenin her müslümana farz olduğunu bildirmiştir
3) İslam Dini Hem Dünya Hemde Ahiret Dinidir:
İslam dininin amacı; insanın hem dünya hayatında hemde sonsuz olan ahiret
hayatında mutlu olmasıdır Dinimiz dünya durdukça insanların her çağda mutlu
olmasını ve yükselmesini sağlayan hem fertlerin hemde toplumun ihtiyaçlarına
cevap veren prensipler koymuş dünya ve ahirette mutlu olmanın yollarını
göstermiştir
bu konuda İslamın getirdiği prensiplerin özeti şudur " hiç ölmeyecekmiş gibi
dünya için çalış, Yarın ölecekmiş gibi de ahiret için çalış"
4) İslam Kolaylık Dinidir:
İslam dininde güçlük yoktur Kolaylık vardır Dinimizin emirleri bizi
olgunlaştırmak ve daha yüksek bir hayata hazırlamak içindir. İbadetlerin
yapılmasında gücümüz dikkate alınarak dinimiz bir çok kolaylıklar göstermiştir:
Mesela: Yolcular dört rekatli Farz namazları iki rekat kılar Namazı ayakta
kılamayan oturarak kılabilir Ramazan'da oruç tutmaya gücü yetmeyenler hastalar
iyileşince tutar.İyileşme ümüdü olmayan hastalara oruç tutamayacak durumda olan
yaşlılar ise tutamadıkları oruç yerine fidye verirler.İnsanın gücü ve
ihtiyaçları dikkate alınarak zorunlu hallerde dinimizin getirdiği daha pek çok
kolaylıklar vardır bu sebeble islamın hükümleri her zaman ve her yerde
uygulanabilir özelliklere sahiptir.
5) İslam'da Aşırılık Yoktur:
İslam'ın hükümleri akla ve insanın yaradılışına en uygun hükümlerdir. Bizim
görevlerimiz ise bunlara uymaktır.
Yapılması emredilmediği halde din adına aşırı giderek kendine eziyet etmek helal
olan dünya nimetlerinden uzaklaşın sıkıntılı bir hayat sürmek islam dininde
yoktur.
6) İslam Barış ve Sevgi Dinidir:
İslamın bir gayeside insan sevgisini insan haklarına saygıyı kalplere
yerleştirerek toplumda devamlı bir huzur ve barış sağlamaktır.Dinimiz bu amaçla
birçok kurallar koymuş birbirimizi sevmeyi başkasının hakkına saygılı olmayı
gerçek mü'min olmanın şartı saymıştır.
İMAN
[SIZE="2"]KELİME-İ TEVHİD
"la ilahe illellah,Muhammedün Resulüllah."
Anlamı: " Allah'tan başka tanrı yoktur.Hazreti Muhammed (s.a.s) Allahın
Peygamberidir."
KELİME-İ ŞAHADET
" Eşhedu en la ilahe illellah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resülüh."
Anlamı: " Ben şahitlik ederim ki Allah'tan başka tanrı yoktur. Yine şahitlik
ederim ki Hazreti Muhammed (s.a.s) Allah'ın kulu ve Peygamberidir."
İMAN ESASLARI
Sözlük anlamı bakımından iman, herhangi bir şeye inanmak demektir.
Dini Terim olarak ima: " Peygamberimiz Hz. muhammed (s.a.s) in Allah tarafından
getirdiği şeylerin doğru olduğna kalp ile inanmak ve bu inancı dil ile
söylemektir."
İman ikiye ayrılır:
a) İcmali İman.
b) Tafsili İman,
a) İcmali İman: Allah'a ve Hz Muhammed (s.a.s) 'in Allah'ın Peygamberi olduğuna
inanmaktır.
Dinimizde inanılması gereken şeylerin bir özeti olduğu için buna "icmali İman"
yani "Topluca İman" denir.
İman esasları topluca ve özet olarak hem Kelime-i Tevhid, hemde Kelime-i
Şehadette ifade edilmiştir. Bir insan, Kelime-i Tevhid, veya Kelime-i Şehadetten
birini dili ile söyle, kalbi ile de inanırsa İslam dini'ne girmiş olur Ancak
müslümanın bu kadarla yetinmeyip İman esaslarını ayrıntıları ile öğrenmesi ve
hepsine ayrı ayrı inanması gerekir.
b) Tafsili İman: İman esaslarına ayrı ayrı inanmaya " Tafsili İman" yani
"Ayrıntılı olarak iman" denir.
Ayrıntılı olarak bildirilen İman esaslarına İmanın şartları denir.
İman'ın şartları altıdır ve şunlardır:
1 Allah'a
2 Allah'ın Meleklerine,
3 Allah'ın kitaplarına,
4 Allah'ın Peygamberlerine,
5) Ahiret gününe,
6) Kadere,iyilik ve kötülüğün Allahın yaratması ile olduğuna inanmaktır.
İmanın şartları "Amentü" de toplanmıştır Her müslüman " Amentü" yü anlamı ile
öğrenmelidir.
" Amentü" şudur:
" Amentü billahi ve Melaiketihi ve Kütübihi ve Rüsulihi vel Yevmilahiri ve bil
Kaderi hayrihi ve şerrihi minallahi teâlâ vel-ba'sü ba'delmevti hakkun Eşhedü en
La ilahe illallah ve Eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü"
Anlamı şudur:
" ben Allah'a Allahın Meleklerine ,Allahın kitaplarına, Allah'ın
peygamberlerine, Ahiret gününe, Kadere: iyilik ve kötülüğün Allah'ın yaratması
ile olduğuna inandım. öldükten sonra dirilmek hak'tır Ben şahitlik ederim ki
Allahtan Başka Tanrı yoktur. Yine şahitlik ederim ki Hz. Muhammed (s.a.s)
Allah'ın kulu ve Peygamberidir."
İNANÇ YÖNÜNDEN İNSANLAR
İnsanlar inanç yönünden üç kısma ayrılırlar:
1) Mü'min: Allah'ın varlığınav ve birliğine Hazreti Muhammed (s.a.s) in Allah'ın
Peygamberi olduğuna kalbi ile inan ve bu inancını dili ile söyleyen kimselere
mü'min dinir.
2) Münafık: Allah'ın varlığına ve birliğine Hazreti Muhammed (s.a.s) in
Peygamberliğine kalbi ile inanmadığı halda, dili ile inandığını söyleyen kimseye
Münafık denir.
3) Kafir: Allah'ın varlığına ve birliğine Hazreti Muhammed (s.a.s) in
Peygamberliğine kalbi ile inanmayan ve inanmadığını dili ile de söyleyen
kimselere " kafir" denir.
Mümin olanlar, cennette sonsuz ve mutlu bir hayata kavuşacaklardır; münafık ve
kafirler cennete giremeyecek inançsızlıklarının cezasını cehennemde
çekeceklerdir
İMAN'IN İNSANA VERDİĞİ HUZUR VE MUTLULUK
İnsan beden ve ruhun birleşmesinden meydana gelen bir varlıktır. Bedenimizin
yemeye içmeye ihtiyacı olduğu gibi ruhumuzun da gıdaya ihtiyacı vardır.
Ruhun en önemli gıdası sağlam inançktır. Allah'a inanan ve güvenen bir insan
manevi gıdısını almış büyük bir güç kazanmış olur Çünka insan hen zaman Allah'ın
yardımına muhtaçtır Muhtaç olduğumuz o yüce varlığa inanıp bağlanmak huzur ve
güven kaynağıdır.
Yüce Allah şöyle buyuruyor:
" Dikkat edin, Kalpler ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur" (Ra'd Suresi 28)
İman insanı yalnızlıktan boşlukta kalmaktan kurtarır İman ruhumuzun gıdası
kalbimizin ışığıdır. İmansız bir insanan ruhu gıdasız kalbi karanlık ve en büyük
dayanaktan yoksundur
Hayatta insan çeşitli sıkıntılarla karşılaşır Böyle zamanlarda kalpleri Allah'a
bağlı olan inanç sahipleri ümütsüzlüğe düşmezler. Allah'a sınığırlır O'na
güvenerek sabırla sonucu beklerler Böyle güçlü bir dosta sevgi ve saygı ile
bağlanmak insana büyük mutluluk verir.
İmandan yoksun olan insanlar ise ümütsizliğe düşerler Huzursuzluk içinde
kıvranırlar. Sıkıntıdan kurtulmak düşüncesi ile huzuru içkide uyuşturucu madda
kullanmakta ararlar ve daha büyük felaketlere sürüklenirler Böylece hem dünya
hemde ahiret mutluluğunu kaybetmiş olurlar.
İMAN İLE AMEL ARASINDAKİ MÜNASEBET
Bir müslüman dininin hükamlerini inkar etmedikçe ve kalbinde iman bulunduğu
sürece ibadet yapmasa bile dinden çıkmaz kafir olmaz yine müslümandır. ancak
Allah'ın emri olan ibadet görevlerini yerine getirmediği için günah işlemiş ve
cezayı hak etmiş olur
İbadetler imanın olgunlaşmasını ve güçlenmesini sağlır Ahirette cezadan
kurtulmamıza ve cennet nimetlerine kavuşamamaıza vesile olur Sade bir imanla
yetinmeyip ibadetleri terk etmek imanın zayıflamasına ve iman nurunun sönmesine
sebeb olur .
Bunu misal ile açıklayalım:
İman açıkta yanan bir lambaya benzer Lambanın sönmemesi için cam fanus ile
korunması gerekir Eğer bu şekilde korunmaz açıkta yanmaya devam ederse hafif bir
rüzgarın etkisi ile sönebilir iman da kalbimizde yanan bir ışıktır Koruyucusu
ibadetlerdir. Namaz,oruç ve diğer ibadetleri yapmakla hem Allah'a karşı borçlu
olduğumuz görevleri yerine getirmiş hemde imanımızı korumuş oluruz.
İbadetler yapılmadığı taktirde İman ışıığı açıkta yanan lamba gibi korumasız
kalır Günün birinde sönebilir İmannın yok olması müslümanın en kıymetli varlığı
olan cennetin anahtarını kaybetmesi demmektir. Bu sebeble ibadetlerin imanımızın
korunmasında ve cennette sonsuz hayata kavuşmamızda çok önemli yeri vardır
İMAN'IN SAHİH VE MAKBUL OLMASININ ŞARTLARI
İmanın sahih ve makbul olması için üç şartın bulunması gerekir:
1) İman Ye's Halinde olmamalıdır: Önceden iman etmemiş olan bir insanın ölüm
anında azabı görünce İnanmasının bir faydası yoktur.
2) Müslüman, Dini Hükümleri İnkar Edici Söz ve Davranışlarda Bulunmamalıdır:
Mesela Dinin bütün emirlerine inandığı halde namazı inkar eden kimse imanını
kaybetmiş olur Çünkü dinimizde inanılması gereken şeyler bir bütündür. Bunlardan
birini inkar etmek hepsini inkar etmek demektir.
3) Dini Hükümlerin Hepsinin Güzel Olduğunu Kabul Etmelidir. Dini hükümlerin
birini beğenmemek imanın yok olmasına sebeb olur
Müslümanın en değerli varlğı imanıdır. İnsan dünyada huzur ve sadete, ahirette
ebedi mutluğa imanla kavuşacaktır. Ancak son nefese kadar imanı korumak ve
ahirete bu imanla gitmek şarttır.
Ömrünnan sonuna kadar imanını koruyayamay ve dünyadan imansız olarak ayrılan
kimseye daha önce sahip olduğu imanın faydası olmayacaktır bunun için imanımızı
korumaya çalaşmalı dinimize zarar verecek söz ve davranışlardan sakınmalıyız
Eger imanımıza zarar verecek söz ve davranaşlarımız olursa hemen tevbe ederek
Allah'tan af dilemeliyiz
ALLAH'A İMAN
ALLAH'IN VARLIĞI VE BİRLİĞİ
İmanın altı şartında birincisi Allah'a inanmaktır. Akıl sahibi olan ve ergenlik
çağına gelen her insanın il ve en önemli görevi Allah'ın varlığına ve birliğine
inanmaktır.
Çevremize baktığımız zaman hiç bir şeyin kendiliğinden olmadığını görürüz güzel
bir sanat eseri bunu yapan bir sanatkarın varlığını gösterir. Mesela
kullandığımız saati yapan bir sanatkar odamızın duvarlarını süsleyen sanat eseri
tabloları çizen bir ressam, oturduğumuz bir binayı yapan bir usta yokmudur?
şüphesiz ki vardır.
öyleyse çok ince bir plana göre kurulan ve mükemmel bir düzen içinde işleyen
Kainatı ve en güzel sanat eseri olan insanı da bir yaratan vardır. işte bu
yaratıcı
sonsuz güç ve kudret sahibi olan "Allah" tır Kainat Allah'ın varlığını: kainatta
görülen ahenk ve mükemmel düzende Allah'ın birliğini göstermektedir.
ilk görevimiz bizi yaratan ve yaşatan Allah'a inanmak, O'na gönülden
bağlanmaktır. Allah'a doğru olarak inanmak ve yüce varlıığını iyi tanıyabilmek
için Allah'ın sıfatlarını öğrenmemiz gerekir.
ALLAH'IN SIFATLARI
Allah'ın ondört sıfatı vardır. Bunlardan altı tanesine "zati" sıfatlar. sekiz
tanesine " subuti" sıfatlar denir.
Zati sıfatlar:
1) Vucud : Var olmak. Allah vardır, yokluğu düşünülmez
2) Kıdım : Allah'ın varlığının başlangıcı yoktur. Allah sonradan meydana gelmiş
bir varlık değildir, hiç bir şey yok iken O yine vardı.
3) Beka : Allah"ın varlığının sonu yoktur Herşey yok olduktan sonra Allah'ın
varlığı yine devam edecektir.
4) Vahdaniyet : Allah'ın bir olması demektir. Allah birdir, eşi benzeri yoktur
ortağı yoktur.
5) Muhalefetün Li'l havadis: sonradan olan şeylere benzememek Allah
yarattıklarından hiç birine benzemez.
6)Kıyam Binefsihi : Allah'ın varlığı kendindendi. Allah hiç bir şeye muhtaç
değildir, herşey O'na muhtaçtır.
Subüti Sıfatlar:
1) Hayat : Diri olmak Allah devamlı olarak diridir.
2) İlim : Bilmek. Allah geçmişi geleceği, gizli ve açık şeyleri bilir Kalplerden
geçenleride bilir.
3) Sem'i : İşitmek. Allah her şeyi işitir.
4) Basar : Görmek Allah herşeyi görür.
5) İrade : Dilemek. Allah diler dilediğini yapar.
6) Kudret : Gücü Yetmek. Allah sonsuz kudret sahibidir. Herşeye gücü yeter.
7) Kelam : Söylemek. Allah söz sahibidir sözünü Peygamberlerine duyurmuştur
Kur'an, Allah'ın sözüdür .
8) Tekvin : Yaratmak. Allah yaratıcıdır kainattaki herşeyi yaratan O'dur var
olmasını dilediği bir şey "ol" deyince hemen oluverir Var olan bir şeyide
dilediği zaman yok eder
Müslüman Allah'a Şöyle İnanır:
Allah vardır ver birdir. Varlığının başlangıcı sonu yoktur Allah
yarattıklarından hiç birine benzemez Allah'ın varlığı kendindendir Hiç bir şeye
muhtaç değildir. Bütün varlıklar O'na muhtaçtır.
_Allah,daima diridir. Allah her şeyi bilir her şeyi işitir ve her şeyi görür.
_Allah,diler, dilediğini yapar O'nun işine kimse karışamaz.
_Allah,sonzus kudret ve kuvvet sahibidir her şeye gücü yeter.
_Allah, yaratıcıdır. Dilediğini yoktan var eder dilediğini yok eder. kainatta
her ne varsa hep O'nın yaratması iledir. Yarattığı her şeyde bir hikmet vardır.
Allahın sözü vardır, Peygamberlerine sözünü duyurmuş emirlerini bildirilmiştir.
Dinimizin yüce kitabı Kur'an- Kerim Allahın sözüdür.
Allah'a böyle doğru olarak inanan insan varlıklar arasındaki şerefli yerini
almış gerçek değerini kazanmış olur Bu inanç insanın kalbini her türlü kötü
düşüncelerden temizler, iyi düşünce ve güzel huylarla süsler.
İnsan hiç kimsenin görmediği bir yerde olsa bile ahlak ölçülerine uymayan
davranışlarda bulunamaz Çünkü Allah'ın her şeyi gördüğüne ve bildiğine inanır.
Allah'a iman her türlü iyiliğin kaynağıdır.
ALLAH SEVGİSİ
Allah bize görmek için gözler işitmek için kulaklar konuşan dil çeşitli işler
yapabilen eller ve yürüyen ayaklar vermiş vucudumuzu akıl ve zeka ile donatarak
bizi varlıklar arasında çok üstün bir durumda yaratmıştır.
Sağlık ve mutluluk içinde yaşayabilmemiz için yeryüzünü çeşitli nimetlerle
donatmış teneffüs ettiğimiz havadan içtiğimiz suya kadar her türlü ihtiyacımız
karşılanmıştır. Kısa bir süre havasız kalan soluk alıp veremeyen İnsan yaşayamaz
hayatını kaybeder Her an muhtaç olduğumuz bu nimeti düşünürsek Allah'ın bize
olan iyiliklerinin ne kadar çok olduğunu anlarız
Yüce Allah şöyle buyuruyor:
" Allah'ın nimetini sayacak olsanız bitiremezsiniz" (İbrahim Suresi.34)
İnsan kendisine iyilik edenleri sever Öyle ise en çok sevmemiz gereken varlık
Allah'tır Çünkü O'nün bize olan iyiliklerini sayılamayacak kadar çoktur Bizde
Allah'ımızı çok sevmeliyiz sevgi sadece sözle olmaz İnsan sevdiğine saygı
gösterir Sevdiğinin hoşlanmayacığı bir şeyi yapmaz Allah sevgisi O'nun mübarek
adını saygı ile anmak bize emrettiği ibadet görevlerini seve seve yapmak ve
yasak ettiği şeylerden sakınmakla olur.
Eğer böyle yapar O'nu sevdiğimizi gerçekten ispat edersek Allah da bizi sevecek
ve dünyadakı nimetlerinden çok daha fazlasını bize ahirette verecektir.
Bir insan için en büyük mutluluk Allah'ın sevdiği kişilerden olmaktır.