Bu makale 39 kez okundu.

KAYNAKLARI İLE VEDA HUTBESİ

 

 

Bismillahirrahmanirrahim

Hamdu Sena sadece Allah'a layıktır. Biz de O'na hamd ederiz. O'ndan yardım dileriz. Bizi affetmesini niyaz ederiz. O'na tevbe ederiz.

Nefislerimizin şerlerinden, yaptıklarımızın kötülüklerinden Allah'a sığınırız.

Hidayete gideceklerini bildiği için Allah'ın doğru yola kavuşturduğunu hiçbir kimse saptıramaz. Yine sapacağını bildiği için saptırdığını kimse doğru yola sevk edemez.

Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına, Allah'ın birliğine ve Muhammed (S.A.V.) in muhakkak Allah'ın kulu ve peygamberi olduğuna şehadet ederim.

Ey Allah'ın kulları, sizlere Allah'tan korkmayı tavsiye ederim. Sizleri Allah'a itaat etmeye teşvik ederim. Böylece en hayırlı şeyle başlamış olurum.

Bundan sonra: (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S: 31)

Ey insanlar, sözümü iyi dinleyin. Sizleri aydınlatayım. Biliyorum, belki de bu seneden sonra sizinle burada bir araya gelmeyeceğim. (Siyretübnü Hişam: C:2, S:138, El.Beyan vet-Tebyin: C:2, S: 31)

İnsanlar bugünğn hangi gün olduğunu, bu ayın hangi ay olduğunu, bu beldenin hangi belde olduğunu biliyormusunuz? Orada bulunan sahabe: 'Bu belde mukaddes belde, bu ay mukaddes bir ay, bu gün de mukaddes bir gündür' diye cevap verdiler. (Süneni İbni Mace: C:2, S: 1016, Hayatus-Sahabe: C3, S: 408)

Ey insanlar; bu günleriniz nasıl mukaddes bir gün, aylarınız nasıl mukaddes bir ay ve bu beldeniz (Mekke) de nasıl mukaddes bir belde ise, Rabbinize kavuşuncaya kadar canlarınız, mallarınız da öylece mukaddestir. Ve birbirinize haramdır.

(El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31, Sahihi Muslim: C:7, S:182 Sahihi Buhari: C:1, S:300. Sahihi Buhari: C:3, S:84, Sahihi Buhari C:3, S:317, Sahihi Tirmizi: C:11,, S:228, Süneni İbni Mace: C2, S: 1016, Süneni İbni Mace: C:2, S:1024, Süneni İbni Mace: C, S:1296, Hayatus-Sahabe: C:3, S:404, Hayatus-Sahabe: C:3, S:406, Hayatus-Sahabe: C:3, S:408) Acaba hakkıyla vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31)

İnsanlar; kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine versin. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31, Siyretübnü Hişam: C:2, S: 138, Hayatus-Sahabe: C:3, S:406) Borç mutlaka yerine verilecektir. Kiralanan şey sahibine iade edilecektir.

Borç ifa edilecektir, kefil tazminatla mükelleftir.

Cahiliyyet devrine ait her çeşit faiz kaldırılmıştır. (Hayatus-Sahabe: C:3, S:406) ilk kaldırdığım faiz Abdul Muttalibin oğlu Amcam Abbas'ın faizi idi. (Sahihi Müslim: C:7 S:182, El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31 Sahihi Tirmizi C:11 S:228. Süneni İbni Mace C:2 S:1016 Hayatus Sahabe C:3 S:406) Fakat sizin için esas para (ana para) alma hakkı vardır. Böylece ne kimseye zulmetmiş olursunuz, ne de zulmedilmiş olursunuz. Allah, faiz yoktur diye hükmetti. İyi bilin ki cahiliyyet adetlerinden her şey şu iki ayağımın altındadır. (Siyretübnü Hişam: C:2, S:138, Sahihi Muslim: C:7, S:182, Sahihi Tirmizi: C:11, S:228, Süneni İbni Mace: C:2, S:1015, Süneni İbni Mace: C:2, S:1024, Hayatus-Sahabe: C:3, S:404, Hayatus-Sahabe: C:3, S:406. - Süneni İbni Mace: C:2, S:1024) Cahiliyyet devrinde güdülen kan davaları da kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası; Abdulmuttalibin (torunu) Rabiatel Haris'in oğlu Amir'in kan davasıdır. Cahiliyyetten kalan örfler de kaldırılmıştır. Ancak Kabe'ye dair (Sidanet) hizmetçiliği ve hacca gelenlere sakilik yapma adetleri bakidir. Kasıtla öldüren kısas edilecektir. Sopa ve taş ile öldürülen ise kasden öldürülmüşe benzer. Sopa ve taşla öldürülenin yüz deve diyet hakkı vardır. Bunu artıran cahiliyyet devrinin insanı gibidir. (Siyretübnü Hişam: C:2, S:138, Sahihi Müslim: C:7 S:182, El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31) Zulmetmeyiniz, Zulmetmeyiniz, Zulmetmeyiniz. (Hayatus-Sahabe: C:3, S:406)

Ey İnsanlar; Artık şeytan bu topraklarınızda kendisine tapılmaktan ümidini kesmiştir. Fakat tapılmaktan hariç basit gördüğünüz amellerinizde şeytana uymanız onu memnun kılacaktır. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31 Siyretübnü Hişam: C:2 S:138, Süneni İbni Mace: C:2, S:1015, Hayatus-Sahabe: C:3, S:402, (x) - Tevbe Suresi: Ayet: 37. - (xx) -  Tevbe Suresi: Ayet:, 36.)

'Ey İnsanlar!.. Mukaddes ayların yerlerini değiştirip ertelemek inkarcılıkta gerçekten ileri gitmektir. Kafirler böylece sapıyorlar. Allah'ın haram kıldığı ayların sayısına uydurmak için, onu bir yıl haram, bir yıl helal sayıyor. Böylece Allah'ın haram kıldığını helal kılıyorlar.' (x) Zaman Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günden bu yana aynı şekilde devam ediyor. 'Hakikatta Allah katında ayların sayısı gökleri ve yeri yarattığı günden beri 12 aydır. Bu hakikat Allah'ın kitabında mevcuttur.' Bunlardan üçü birbirini takip ederler. Biri tekdir. Birbirini takip edenler Zilkade, Zilhicce ve Muharrem'dir. Cemaziyyel (ahir) ile Şaban arasında bulunan Receb ayı ise tek olan mukaddes aydır. Vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab! (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31, Siyretübnü Hişam: C:2, S:138, Sahihi Buhari: C:3, S:317, Hayatus-Sahabe: C:3, S:406)

Ey İnsanlar; Sizin üzerinizde kadınlarınız ve kadınlarınız üzerinde de sizin karşılıklı haklarınız vardır. Kadınların üzerinde olan sizin haklarınız şunlardır:

Kadınlarınızın: aile yatağında sizden başka hiçbir kimseyi ayak bastırmamaları, izniniz olmadan sevmediğiniz hiçbir kimseyi evlerinize almamaları, fuhuş ve rezalette bulunmamalarıdır. Şayet kadınlar bu yasaklananlardan birini yaparlarsa, Allah, siz erkeklere kadınları hafif bir şekilde dövmenize, onları yataklarında yalnız bırakmanıza ve evlenmelerine mani olmanıza izin vermiştir. Şayet kadınlar bu fena hallerden vazgeçer, size itaatta bulunurlarsa, üzerinizde onların hakkı şudur: Kadınların rızkını ve mutad olan giyim eşyasını temin etmektir. Kadınlar sizin yanınızda yardımcılardır. Bir şeye malik değillerdir... Siz kadınları Allah'ın emaneti olarak aldınız. Onları Allah'ın emriyle kendilerinize hanım edindiniz. Kadınlar hakkında Allah'tan korkun, onlara karşı merhametli davranın, hayrı tavsiye edin (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31, Siyretübnü Hişam: C:2, S:138 Sahihi Müslim: C:7, S:182, Sahihi Tirmizi: C:11, S:228, Süneni İbni Mace: C:2, S:1024, Hayatus-Sahabe: C:3, S:404) Hiçbir kadın erkeğinin izni olmaksızın evden bir şey harcıyamaz. Ashab'tan bazıları yemekte mi veremez? deyince, Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: 'Yemek insanların en üstün malıdır. (Hayatus-Sahabe: C:3, S:406) Vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab! (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31)

Ey İnsanlar! Mü'minler ancak kardeştir. Bir müslümana, müslüman kardeşinin malından hiçbir şey helal değildir. Ancak isteyerek verdiği helaldir. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31,, Siyretübnü Hişam: C:2, S:138 Sahihi Tirmizi: C:11, S:228)

Cinayet işleyen kendine karşı cinayet işlemiş sayılır. Baba çocuğuna karşı cinayet işlemesin, çocukta babasına karşı cinayet işlemesin. İyi biliniz ki; Müslüman müslümanın kardeşidir. (Sahihi Tirmizi: C:11, S:228)

Vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab! (El-Beyan vet-Tebyin C:2, S:31)

Ashabım; Benden sonra kafirler gibi olmayın. Birbirinizin boynunu vurmayın. Ben sizlere Allah'ın kitabını ve Peygamberinin sünnetini bıraktım. Onlara sarıldığınız müddetce asla doğru yoldan şaşmayacaksınız. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31, Sahihi Buhari: C:1, S:300 - Siyretübnü Hişam: C:2, S:138) Vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab! (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31)

Ey İnsanlar; Rabbiniz birdir. Hepiniz Adem (a.s.)'ın çocuklarısınız. Adem (a.s.) ise topraktandır. Allah katında en hayırlı ve kıymetli olanınız ondan en çok korkanınızdır. Şüphesiz ki Allah çok iyi bilen ve herşeyden haberdar olandır. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31) İyi bilin ki, Arabın Arab olmayana, Arab olmayanın Arab olana sarı ırktan olanların zencilere, zencilerin de sarılara üstünlüğü ancak Allah'tan korkmakladır.

(Hayatus-Sahabe: C:3, S:408) Vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab! (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31)

Ey İnsanlar; Allah'tan korkun, halife olarak başınıza burnu, kulağı kesik bir köle dahi seçilmiş olsa da dinleyin ve ona itaat edin. (Sahihi Tirmizi: C:7, S:202, Hayatus-Sahabe: C:3, S:405)

İnsanlar, Allah'tan korkun, beş vakit namazınızı kılın. Ramazan ayındaki oruçlarınızı tutun. Mallarınızın zekatını verin, Amirlerinize itaat edin ki; Rabbinizin cennetine giresiniz (Sahihi Tirmizi: C:3, S:91)

İnsanlar, ben hepinizden önce Kevser Havzına varacağım. Sizin çokluğunuzla diğer milletlere iftihar edeceğim. Benim yüzümü karartmayın. Ben bir takım insanları kurtaracağım. Bir takımlarıda benim kendilerini kurtarmamı isteyecekler. Ben ya Rab, Ashabım (Ashabcıklarım) diyeceğim. Allah'u Teala, 'Senden sonra ne yaptıklarını bilemezsin' diyecek (Süneni İbni Mace: C:2, S:1016) Ey İnsanlar; Cenabı Hak her hak sahibine hakkını vermiştir. Her mirascının terekede olan (Miras malı) nasibini beyan etmiştir. Artık mirascıya vasiyet etmek caiz değildir. Mirascının haricinde olanlara vasiyyetse terekenin sadece üç de biri hududunda caizdir. Çocuk kimin döşeğinde doğmuş ise ona aittir. Zina eden için mahrumiyet vardır. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31) Bunların hesapları ise Allah'a aittir. (Hayatus-Sahabe: C:3, S:406) Babasından başkasını baba edinen veya efendisinden başkasını efendi edinene Allah, melekler ve bütün insanlar lanet ederler. Böyle bir kişiden ne mal, ne de can fedakarlığı kabul edilemez. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31) Vazifemi tebliğ ettim mi? Şahid ol ya Rab! (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31)

Orada bulunan Ashab-ı Kiram 'Evet tebliğ ettin' dediler. Burada bulunan bulunmayana tebliğ etsin. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31 Sahihi Buhari C:1, S:300) Birçok tebliğ edilen, emri işitenden daha iyi yerine getirir, siz benden sorulacaksınız. Acaba ne diyeceksiniz? Ashab-ı kiram: 'Senin tebliğ ettiğine şahitlik yapacağiz' dediler. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz şahadet parmağını semaya doğru kaldırdı. Sonra insanlara doğru işaret ederek ey Allah'ım şahid ol buyurdu. (Sahihi Buhari: C:1,S:300, Sahihi Buhari: C:7, S:182)

Sonra Rasulullah, uzunca, Deccal'i anlattı. Nihayet şöyle buyurdu: 'Allah'ın gönderdiği her Peygamber, ümmetini bu Deccal ile korkuttu. Nuh ve ondan sonra gelen Peygamberler de bu Deccal ile ümmetlerini korkuttular. Deccal sizin devrinizde çıkacak. Şayet Deccal'ın alametlerinden bir kısmını bilmiyorsanız Rabbinizide bilmiyor değilsiniz. Size malumdur ki, Rabbinizin bir gözü kör değildir. Halbuki Deccal'ın bir gözü kördür. Onun kör olan gözü üzüm tanesi gibi dışarı sarkıktır. (Sahihi Buhari: C:3, S:84, Müsned-i Ahmed İbni Hanbel: C:2, S:135)

Allah'ın selam, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. (El-Beyan vet-Tebyin: C:2, S:31)

Son Güncelleme (Pazartesi, 06 Ekim 2025 19:17)